KARS: KURUMSAL TÜZEL ORTAKLIKLAR VEYA BELEDİYELER BU İŞİ YAPABİLİR
Ticaret Sicili Müdürü Yaşar Kars, aynı zamanda Artvin Ticaret ve Sanayi Odası bünyesinde KOBİ Danışmanı olarak da danışanlarıyla ve kamuoyuyla çeşitli bilgi paylaşımlarında bulunuyor.
Hayati Akbaş
ARTVİN– ‘İşte size fizibilite raporu’ diyen Yaşar Kars, yatırımcılar için 10 iş kolunda fizibilite raporu hakkında çeşitli bilgiler verdi.
Ticaret Sicili Müdürü Yaşar Kars, aynı zamanda Artvin Ticaret ve Sanayi Odası bünyesinde KOBİ Danışmanı olarak da danışanlarıyla ve kamuoyuyla çeşitli bilgi paylaşımlarında bulunuyor.
ARTSO internet sitesinde dikkatimizi çeken fizibilite raporları hakkında bilgi aldığımız Yaşar Kars, 10 iş Kolunda hazırlanan çalışmayla ilgili olarak, Artvin’de daha önce hiçbir kurum tarafından böyle bir çalışmanın yapılmadığını söyledi.
Neden Artvin’in bir su markası olmasın diyen Kars ile konuyla ilgili olarak yaptığımız röportajda;
Çalışma hakkında kısaca neler söylersiniz?
Bilindiği üzere profesyonel yatırımcılar, yapacakları işin yapılabilir olma durumuna göre karar vererek, yatırımlarını gerçekleştirirler. Aslında bu yaklaşım her ölçüde fikir için geçerlidir. Bir lokanta, küçük ölçekli bir market ya da bir imalathane için bile bu yapılmalı ve ona göre işe başlanmalıdır. Bizde bu anlayışa ön ayak olması maksadıyla, bölgemizde olabilecek işlerin arasından 10 iş kolunda bu çalışmayı gerçekleştirdik. DOKA (Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı) Mali Destek Programı kapsamında uygulanan proje ile 2015 mali verilerine göre hazırlanan çalışmadır. Bugün de ölçeklendirilerek, veriler güncellenerek teknik olarak kullanılabilir. Bu çalışmalara Artvin Ticaret ve Sanayi Odası resmi internet sitesinden (www.artvintso.org.tr) ulaşılabilir.
Uygulanan proje hangi iş kollarını kapsıyor?
Belirttiğim üzere toplan 10 iş kolunu kapsıyor. Bunlar birçok iş kolundan seçilerek bölgemizde olabilecek işler açısından değerlendirilerek çalışması yapıldı. Bu iş kolları şunlardır; tıbbi aromatik bitkilerin üretimi, demir doğrama ve sac kesimi, et işleme tesisi, kafes balıkçılığı, köy evi butik otel, mermer işleme tesisi, hazır mutfak, organik meyve ve sebze üretimi, pvc cam balkon, su şişeleme tesisi.
Fizibilite nedir? Ne kazandırır?
Fizibilite, yapılabilirlik demektir. Bir iş fikrinin yapılıp yapılamayacağı hakkında araştırmak ve analiz yapmak demektir. Bu çalışmalarda birçok soruya cevap aranır ve birçok alternatif bulunarak değerlendirilir. Ne kazandırır? Her şeyden önce zaman kazandırır, bu da para demektir. Gurup çalışmasına açık bir yaklaşımdır, doğru ve teknik veriler elde edilir, sorunların çözümü için birçok yol bulunabilir. Sonuçlar doğrultusunda fikirden vazgeçilerek, yanlış bir yatırım sonucu daha büyük kayıpların önüne geçilmiş olur.
Sorulara Cevap Aranır Dediniz, Konuyu Açar Mısınız?
Kısaca ifade etmeye çalışayım. Genel, Mali, Satış-Pazarlama ve Operasyon konu başlıklarıyla iş fikrine yaklaşılır ve çeşitli alt başlıklarda sorulara cevap aranır. Yasal Prosedürler, Örnek Yatırımlar, Ekonomik Faktörler, İnşaat ve İşletme gibi konular genel konulardır. Yatırım Maliyeti, Giderler, Yatırım Bedeli, Sermaye, Finans gibi konular ise mali konuları kapsar. Tanıtım, Rekabet gücü, Pazar genişliği, Ana ve ara sektörler, Rakipler gibi konularsa Satış ve Pazarlama ana başlığı içinde yer alan konulardır. Denetleme, Çalışan ihtiyacı, Görev dağılımı, Strateji ve Kurumsal konular ise Operasyonlar konu başlığında ele alınarak çalışma yapılır.
Konuyla İlgili Kişisel Görüş Ve Tavsiyelerinizi Alabilir Miyiz?
Öncelikle yatırımcılara “İşte size fizibilite raporu, Artvin’in neden bir su markası olmasın” diyorum. Evet, yatırım ve pazarlama açısından baktığımızda, stratejik bir ürün olarak değerlendirildiğinde güçlü yatırım isteyen bir iş. Ama birlikten kuvvet doğar derler. Kurumsal ortaklıklar bu işe girebilir. Belediyeler kurdukları şirketlerle bu işe girebilir. Bu tip yatırımlar süründürülebilir kazanç ve istihdam demektir. Bakınız bizim hazırladığımız su ile ilgili çalışmada yaklaşık 70 kişi istihdam öngörülüyor. Bu pazarlama ağı ve satış noktalarıyla değerlendirildiğinde yüzlerce istihdam demektir. Keza diğer iş kolları içinde bu yaklaşım geçerlidir.
Bunun yanında bir konuyu daha paylaşmak istiyorum. Bana danışanların birçoğu yeme içme üzerine yatırım yapmak isteyenler oluyor. Görüşlerimi ve önerilerimi onlarla açık seçik paylaşıyorum. Bakınız, ticarette taşıma kapasitesi diye bir tanımlama vardır. Buna göre, bir yerleşim bölgesinde (köy-kent fark etmez) herhangi bir iş kolunda, nüfus oranına göre ihtiyacın üzerinde işletme varsa, harcama kapasitesi daha çok işletme tarafından paylaşıldığı için ciro düşer. İşletmeler bata-çıka yaşam savaşı verir. Özellikle küçük yerlerde özgün ve üretime dönük iş yerleri yerine, birbirinin kopyası işler yapıldığından bu daha kaçınılmaz bir durum olarak ortaya çıkar. Nihayetinde birçok iş yeri batar ve kazanan bankalar olur. Onun için hangi iş kolu olursa olsun bir yatırımcı, yatırım yapmadan önce ‘yapılabilirlik’ yani teknik bilinen adıyla fizibilite çalışması yapmalı ya da yaptırmalıdır. Bu tabi ki bir harcama gerektirir, ancak daha sonra ödenecek büyük bedellerin de önünü keser” ifadeleri yer aldı.
